Bilimsel yazımda hedef kitleyi anlamak çok önemlidir. Makalenizi kimin okuyacağını bilmek, araştırmanın dilini, derinliğini ve odağını ayarlamaya yardımcı olur. Araştırmacılar genellikle bu hususu göz ardı eder ancak hedef kitle odaklı yazmak, anlama ve etkiyi artırır (Hyland, 2018). Bu nedenle araştırmacının kimin için yazacağı, nasıl yazacağını doğrudan etkileyen bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla, bir yazar olarak hedef kitlenizi her zaman hatırlamalısınız. Çünkü akademik yayın yazarları, belirli bir eğitim düzeyinin üzerindeki zeki okuyucularını eğitmeyi ve ikna etmeyi amaçlar (Lipson, 2005). Bu açıdan bakıldığında, hedef kitlenizi konunuzda eğitmek için yeterli bilgi vermeli ve uygun araştırma sürecini yürüttüğünüze, uygun metodolojiyi kullandığınıza, literatüre katkıda bulunan orijinal bulgu ve sonuçlar çıkardığınıza ve hedef kitleler ile yeni araştırmacılara faydalı önerilerde bulunduğunuza dair yeterli kanıt göstermelisiniz. Bu iki bileşeni şu şekilde açıklayabiliriz:
Hedef kitlenize yeterli bilgi vermek: Belirli bir konuda akademik bir makale yazarken konunuz hakkında bazı bilgiler, konuyla ilgili ana kavramlar ve gerekirse arka plan veya tarih bilgisi vermelisiniz. Bu noktada, hedef kitlenizi eğitmek için çok fazla bilgi verirseniz, yazma sürecinizi ve ürününüzü uzatabilirsiniz. Bu da çalışmanızı sınırlandırmanızı ve hedef derginizin kelime sınırı içinde yazmanızı zorlaştırabilir. Ayrıca, çok fazla bilgi vermeniz hedef kitlenizi hafife aldığınız şeklinde de anlaşılabilir. Örneğin, lisans düzeyinde yazma dersinde yazma stratejileri kullanımının etkileri üzerine bir deney yaptınız. Bunun için ne tür bir bilgilendirici giriş uygun olur?
- Tip 1: Dil nedir? à Dil becerilerinin tanımları à Bir dil becerisi olarak yazma à Yazma nasıl icat edildi? à Uygarlığın gelişmesinde yazının önemi à Eğitim ve yazma ilişkisi à Yazma eğitimi nedir? à Eğitimde yazma sorunları à Eğitimde sorunlarla başa çıkmak için strateji kullanımı à Yazma stratejilerinin tanımları à Yazma stratejilerinin türleri à İlgili çalışmalar à Literatürdeki boşluğun tanımlanması à Çalışmanın önemi à Amaçlar ve araştırma soruları.
- Tip 2: Yazma sürecinin karmaşıklığı à Araştırmadaki çalışma grubunun temel yazma sorunları à Yazma sorunlarının çözümü olarak yazma stratejileri à Yazma stratejilerinin tanımı à Yazma stratejilerinin türleri à İlgili çalışmalar à Literatürdeki boşluğun tanımlanması à Çalışmanın önemi à Amaçlar ve araştırma soruları.
- Tip 3: Yazma stratejileri türleri à İlgili çalışmalar à Çalışmanın önemi à Amaçlar ve araştırma soruları.
Gördüğünüz gibi, Tip 1 çok fazla bilgi içeren ve teorik çerçevesi gerekenden daha geniş bir yapıdadır. Eğer yazar makalesinde bu kadar çok bilgi yazarsa, bu durum okuyucu için dikkat dağıtıcı ve sıkıcı olabilir. Örneğin, bu örnekte okuyucular yazma stratejilerinin lisans öğrencilerinin yazıları üzerinde işe yarayıp yaramadığını görmek istemektedir, bu nedenle dil ve dil becerilerinin tanımları gibi bilgileri okumak gereksiz ve dikkat dağıtıcıdır. Öte yandan, daha az bilgi de işe yaramamaktadır. Tip 3'te yazma stratejilerinin tanımı, çalışma gruplarının yazma becerileri/problemleri hakkında bilgi ve literatürdeki boşluğu tanımlayan herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Dolayısıyla, bir yazar olarak makalenizdeki ana kavramlar hakkında bilgi vermeli, teorik bir çerçeve çizmeli ve çalışmanızın doldurduğu literatürdeki boşluğu tanımlamalısınız. Bu nedenle, Tip 2 bu tür bir çalışma için daha iyi görünmektedir.
Okuyucunuzu ikna etmek: Bilgilendirici bir metin olarak akademik çalışmalar tartışmacı ve ikna edici özelliklere sahiptir. Bu yönleri nedeniyle akademik çalışmalarınız, hem araştırmanızın beklendiği gibi nitelikli olması hem de bulgu ve sonuçlarınızın mantıklı olması için argümanınızı kanıtlamalı ve okuyucularınızı ikna etmelidir. Bu amaç doğrultusunda bazı ipuçları bulunmaktadır:
- Hedef kitlenizi çalışmanızın literatüre katkısı konusunda ikna edebilmek için çalışmanızın literatürde hangi boşluğu doldurduğunu tanımlayın.
- Amacınızı ve araştırma sorularınızı kesinlikle açıklayın. Ardından sonuçlar bölümünüzü buna göre tasarlayın. Bu unsurlardaki belirsizlik okuyucularınızın kafasını karıştırabilir.
- Kullandığınız yöntemi ve araştırma tasarımını neden seçtiğinizi ayrıntılı olarak açıklayın. Bu sayede okuyucularınız çalışmanızın hangi yolu izlediğini ve nasıl özgün veriler ürettiğini görebilecektir.
- Verileri nasıl topladığınızı ve analiz ettiğinizi açıklayın. Hedefinize ve seçtiğiniz yönteme uygun bir veri toplama ve analiz süreci uyguladığınıza okuyucularınızı ikna etmeniz önemlidir.
- Okuyucularınıza güvenilir veriler sunduğunuzdan emin olmak için bunları çalışma yönteminiz açısından farklı şekillerde açıklamalısınız. Eğer nicel bir araştırma makalesi yazıyorsanız, verilerinizin geçerliliğini ve güvenilirliğini; nitel ise verilerinizin inandırıcılığını, karma yöntemli bir araştırma ise geçerlilik, güvenilirlik ve inanandırıcılığını yöntem bölümünüzde birlikte açıklamalısınız.
- Okuyucunuzu bilimsel çalışmanız sırasında herhangi bir etik ihlalin yaşanmadığına ikna etmek için yöntem bölümünde etik başlığı altında yetkili kurumlardan etik onayları nasıl aldığınızı, insan veya diğer canlıların kullanıldığı deneylerde etik prosedürlerin nasıl izlendiğini, sözlü ve yazılı katılımcı onaylarının nasıl alındığını ve katılımcı profillerinin gizliliğini nasıl sağladığınızı açıklamalısınız.
- Okuyucularınızın bulgularınızı sistematik bir şekilde anlamasını istiyorsanız, sonuçlar bölümünüzü araştırma sorularınızla senkronize bir şekilde düzenlemelisiniz.
- Okuyucularınızı bulgularınızın özgün olduğuna ve literatüre katkı sağladığına ikna etmek için tartışma bölümünde çalışmanızın bulgularını literatürdeki önceki çalışmaların bulgularıyla karşılaştırın. Bu şekilde hazırlayacağınız tartışmalar bölümünde özellikle önceki çalışmalardan farklılaşan sonuçları ortaya koymanız, okuyucularınızı çalışmanızın özgünlüğü konusunda ikna edecektir.
Sonuç olarak, bilimsel yazımda hedef kitleyi anlamak değerli görülmektedir. Araştırmanın dilini, derinliğini ve odağını hedeflenen okuyucu kitlesine göre uyarlamak, anlamayı ve etkiyi artırır. Bu hususun ihmal edilmesi, ilginin dağılmasına ve etkinliğin azalmasına neden olabilir. Yazarların hedef kitlelerini unutmamaları, onları etkili bir şekilde eğitmeyi ve ikna etmeyi amaçlamaları gerekir. Okuyucuyu bunaltmaktan kaçınırken yeterli bilgi sağlamak çok önemlidir. Denge, aşırı kapsamlı olmadan yeterli ayrıntı sunan yukarıdaki örnekte verilen Tip 2 gibidir. Ayrıca, akademik çalışmalar ikna edici özelliklere sahip olmalı, argümanları ve bulguları kanıtlamalı ve literatüre katkılarını göstermelidir. Amaçların, araştırma sorularının, metodolojinin, veri toplama ve analiz yöntemlerinin açık bir şekilde ifade edilmesi güven ve inandırıcılık açısından hayati önem taşımaktadır. Ayrıca, etik hususların ele alınması ve bulguların araştırma soruları doğrultusunda düzenlenmesi, sistematik bir anlayışa yardımcı olur ve çalışmanın ikna ediciliğini artırır. Sonuç olarak, etkili bilimsel yazılar sadece bilgiyi yaymakla kalmaz, aynı zamanda hedef kitlesini ikna eder ve etkiler. Böylece bilimsel söylemi ilerletir ve bilim dünyasına daha geniş katkıda bulunur.