EN | PT | TR | RO | BG | SR
;


NEXT TOPIC

ÜNİTENİN İÇERİĞİ




6. TARTIŞMA, SONUÇ VE ÖNERİLER




Amaç 1 - Tartışma bölümünün nasıl yazılacağına ilişkin yönergeler vermek.

Amaç 2 - Sonuçların literatürdeki ilgili çalışmalarla nasıl tartışılacağını açıklamak.

Amaç 3 - Sonuç bölümünün nasıl yazılacağına dair yönergeler vermek.

Amaç 4 - Sonuçların bir sonuç olarak nasıl yorumlanacağını açıklamak.

Amaç 5 - Önerilerin nasıl yazılacağına ilişkin yönergeler vermek.

Amaç 6 - Diğer araştırmacılara ve uygulayıcılara nasıl tavsiyelerde bulunulacağını açıklamak.

Amaç 7 - Çalışmanın sınırlılıklarının nasıl rapor edileceğine ilişkin yönergeler vermek.



Tartışma bölümü, araştırmacının bulguların anlamlarını, çıkarımlarını ve sınırlamalarını keşfedebileceği yerdir. Bulguların, önceki literatürün ortaya koyduğu beklentileri nasıl karşıladığı ya da karşılayamadığına dair bir yorum sunmalıdır (Hart, 1998). Tartışma bölümünün amacı, araştırmada sorulan sorulara yanıt bulmak, elde edilen bulguların araştırma problemi açısından anlamlarını irdelemek ve yorumlamak, bulgulara dayalı olarak elde edilen sonuçları araştırmanın sorularına verilen yanıtları desteklemek için kullanmaktır. Araştırmacının tüm liyakatini, yaratıcılığını, çalıştığı alana teorik ve kavramsal hakimiyetini, analitik düşünme kapasitesini gösterdiği kısımdır. Elde edilen bulguların alandaki çalışmalara ve kuramsal çerçeveye desteği ve katkısı ifade edilmelidir. Bu bölümdeki en kritik nokta, bulguların o alanda ne anlama geldiğini yorumlamak ve çalışmanın o alandaki mevcut bilgiye ne ölçüde yeni bilgi kattığını ve çalışmanın gelecek için kritik bir öneme sahip olup olmadığını ortaya koymaktır (Conn, 2017). Kum saati yapısı metaforunu akademik yazının yapısı bölümünden hatırlayabileceğiniz gibi en alttaki üçgen tartışma bölümünden başlayıp sonuç ve öneriler bölümüne kadar uzanmaktadır. Ayrıca, Şekil 9'dan da görülebileceği gibi, tartışma bölümü de spesifik bulgulardan literatürdeki diğer ilgili çalışmalarla genel bir toparlamaya kadar bir üçgen şeklinde tasarlanmalıdır.   

 

Şekil 9 tartışma bölümünün tasarımını açıklamaktadır. Akademik yazımdaki tartışma bölümü, üçgen tabanın belirli bulgulardan daha geniş çıkarımlara ve ilgili literatürle bağlantılara uzandığı bir kum saati yapısını andırır. Görsel olarak sunulan tartışma bölümü, detaylı analizden genel sonuçlara ve ilgili literatürle bağlantılara geçişi vurgular. Bu strateji, araştırmanın spesifik bulgularından daha geniş sonuçlara ve önerilere uzanan bir üçgen olarak önerilmektedir.

Paltridge ve Starfield (2007) tartışma bölümü yazmak için şu stratejileri önermiştir;  

  • Okuyucularınızın makalenizi okumaya başladıklarında bilmedikleri ama şimdi bildikleri her şey hakkında bir cümle yazın.
  • Cümleleri gruplar halinde sıralayın.
  • Cümle gruplarının her biri için başlıklar yazın.
  • Her gruptaki her cümle için alt başlıklar yazın.
  • Bunu tartışma bölümünü planlamak için bir çerçeve olarak kullanın.

Bu çerçeve, araştırma bulgularının daha anlaşılır ve yapılandırılmış bir şekilde sunulmasına yardımcı olabilir. Ayrıca, sonuçların önceki literatürle ilişkilendirilmesi, çalışmanın bulgularının genel bir bağlam içinde anlaşılmasını ve yorumlanmasını sağlar. Bu süreç, tartışma bölümünün düzenlenmesinde ve bulguların etkili bir şekilde sunulmasında araştırmacılara rehberlik edebilir. Ayrıca, tartışma bölümleri çalışmanın bulgularını önceki literatürdeki ilgili çalışmalarla tartışmayı amaçladığından bu çerçeve Tablo 16'daki gibi tasarlanabilir:

Bu çerçeve, tartışma bölümleri çalışmanın bulgularını önceki literatürdeki ilgili çalışmalarla tartışmayı amaçladığından Tablo 16'daki gibi tasarlanabilir. Buradaki örnek, ilgili bulgularla ilişkili çalışmaları içermekle birlikte, farklı bulgularla ilişkili çalışmaları da belirtmektedir.



Sonuçlar, çalışmanın başlangıcında ortaya konan araştırma sorularını doğrudan yanıtlayarak ana bulguları kısa ve öz bir şekilde özetlemelidir (Creswell ve Creswell, 2017). Sonuç bölümü, makalenin tamamını okuyan ve makalenin kavramsal ve teorik çerçevesini tartışma bölümünde ortaya çıkan temalarla ilişkilendiren bölümdür. Bu bölüm, alana ilgi duyan araştırmacılar tarafından anlaşılabilir, yorumlanabilir ve pratikte uygulanabilir nitelikte olmalıdır.

Thompson'a (2005) göre sonuç bölümleri şunları içermelidir:

  • Araştırma sorularının giriş niteliğinde yeniden ifade edilmesi;
  • Mevcut araştırmanın pekiştirilmesi (örneğin bulgular, sınırlamalar);
  • Pratik uygulamalar/çıkarımlar;
  • Gelecekteki araştırmalar için öneriler.

Bazı araştırmacılar öneri ve çıkarımları ayrı başlıklar halinde yazmayı tercih edebilir veya akademik dergiler ya da enstitüler böyle bir yazım şekli talep edebilir. Eğer ayrı yazarlarsa, öneriler bölümü uygulayıcılar ve politika yapıcılar için uygulanabilir adımlar içerebilir ve çalışmanın daha geniş etkisini gösterebilir (Smith, 2010). Çıkarımlarda araştırmacı, araştırma sürecindeki deneyimlerini anlatabilir ve bu deneyimlerden çıkarılacak dersleri ortaya koyabilir. Öte yandan, alandaki kuramsal çerçeveye eklenen yeni araştırma bulguları ile eksikliği hissedilen ve eklenmesi gerektiği düşünülen konulara vurgu yapabilir. Tablo 17'de Blair ve diğerlerinin (2016) sonuç bölümünün tercümesi farklı renklerle ana bölümleri açısından analiz edilmiştir.

Bu tablo, Blair ve diğerlerinin (2016) çalışmasının sonuçlarını analiz etmektedir. Sonuçlar, çalışmanın amacını ve araştırma sorularını yeniden belirtirken literatürden arka plan bilgilerini içerir. Mevcut araştırmaların, bulguların, sınırlamaların birleştirilmesini içerir ve pratik uygulamaları veya çıkarımları tartışır. Ayrıca gelecekteki araştırmalar için öneriler de sunmaktadır. Tablo, çalışmanın sonuçlarının yapılandırılması ve anlaşılması için bir kılavuz sağlar. Sonuç olarak, bilimsel bir makalenin/yazının sonuç bölümü, araştırmanın ana bulgularını özetler ve bu bulguların önemini vurgular. Ayrıca çalışmanın sınırlılıklarını belirtir, gelecekteki araştırmalar için öneriler sunar ve çalışmanın alana benzersiz katkılarını açıklar. Sonuçlar, karmaşık bir dilden veya gereksiz ayrıntılardan kaçınılarak açık ve öz bir şekilde aktarılır. Bu bölüm okuyucunun araştırmanın önemini anlamasına ve çalışmanın ana mesajını kavramasına yardımcı olur.



Her çalışmanın örneklem büyüklüğü, metodolojisi veya bağlamsal faktörleri gibi ögelerine bağlı bazı sınırlılıkları vardır ve bunların kabul edilmesi çok önemlidir (Leedy ve Ormrod, 2015). Sınırlılıklar, belirli bir disiplindeki veya coğrafi bölgedeki akademisyenlerle sınırlı olan çalışmanın kapsamını da içerebilir. Tablo 18'de Özdemir'in (2023) sınırlılıklar bölümü farklı renklerle ana bölümleri açısından analiz edilmiştir.

Her çalışma örneklem büyüklüğü, metodoloji veya bağlamsal kısıtlar gibi faktörlerden kaynaklanabilecek sınırlamalarla karşı karşıyadır. Yukarıda, Tablo 18'deki örnekte olduğu gibi sınırlılıklar analiz edilmiş; metodoloji, örneklem büyüklüğü, bağlamsal faktörler ve çalışmanın kapsamı gibi çeşitli konular vurgulanmıştır. Bu örnekte, araştırmanın nitel doğası ve yalnızca sekiz öğrenciyle sınırlı olması, bulguların daha geniş bir evrene genellenemeyeceği anlamına gelmektedir. Ayrıca, çalışmanın tek bir kurs seviyesine odaklanması, sonuçların sonraki seviyelere aktarılabilirliğine veya deneklerin zaman içindeki gelişimine ilişkin gözlem yapılmasını engellemektedir. Ayrıca, kurs çevrimiçi olarak verildiğinden, el yazısı örneklerinin olmaması, el yazısı becerileri ve kâğıt düzeni ile ilgili hususları göz ardı etmektedir. Bu sınırlamalar, çalışmanın sonuçlarını yorumlarken dikkatli olunması gerektiğinin altını çizmekte ve gelecekteki araştırmalar için yollar önermektedir.